Aile Katılımı

Çocuk doğduğu andan itibaren kendini bir aile ortamında bulur. Çocukların ilk öğretmenleri, İlk modelleri anne ve babalarıdır. Çocuklarımızın büyümesi, gelişmesi ve eğitilmesinde de en büyük sorumluluğu üstlenirler. Çocuklarımızı öğrenme ortamlarında ne kadar profesyonelce desteklersek destekleyelim eğer ailelerimiz bu sürece etkili bir şekilde katılmazsa sonuç istenilen düzeyde olamamaktadır. Bu yüzden çocuklarımızın okula ilk başladığı günden itibaren ailelerimiz ile de çocuklarımız gibi gözlemlemeye, keşfetmeye, öğrenmeye, öğretmeye velilerimizi de sürece dahil ederek başlıyoruz ve bu şekilde çocuklarımızın eğitim ve öğretiminde bir bütünlük sağlıyoruz. Çünkü yapılan araştırmalar da gösteriyor ki ailelerin eğitime katılmadan, eğitim sürekliliğinin ve çocuklarda kalıcı öğrenmelerin mümkün olmamaktadır. Çünkü Çocuk tek başına düşünülemez, ailesi ile bir bütündür. Eğitim ve öğretim ise ancak aile-okul-çevre işbirliğinde mümkün olabilmektedir. Bunlar arasında olumlu bir bağ kurulduğu zaman eğitim ve öğretim istenilen düzeyde gerçekleşir. Araştırmalar, okul – aile işbirliği programlarına erken yaşlarda başlanılmasının ve okul yılları boyunca sürdürülmesinin çocukların davranışlarını ve akademik başarılarını etkilediği ve olumlu yönde arttırdığını göstermektedir. Ayrıca çocuğun gelişimi de erken ve devamlı okul – aile işbirliğinden önemli derecede etkilenmektedir. Ailelerin eğitime katılmaları; aile bireylerinin okul öncesi eğitim hakkında görüş sahibi olmaları ve çalışmaların evde pekiştirilmesini destekleme ve böylece eğitimde devamlılığın sağlanması için gereklidir Ancak Okul ve aile işbirliği içerisinin yarattığı tutarlı ortamda çocuk dengeli, sosyal, uyumlu ve mutlu bir birey olarak yetişip, büyümektedir.